HABER MERKEZİ - Samsun’da Kürt siyasi aktörlerinden en yaşlısı ve Kürt halkının nazarında çok büyük ve anlamlı bir yeri olan Ahmet Türk'ün yumruklanarak kan revan içerisinde bırakılması sabır taşlarını çatlatacak cinsten bir davranıştır.
Kürt halkı için Ahmet Türk çoktan birey olmaktan çıkmış Kürtlerin yasal siyasal alanda en zirvedeki iradesi ve temsili anlamına gelmektedir. Böylesi ileri bir düzeyi temsil eden bir şahsiyetin canlı yayın tarzda darp edilip dövülmesi oldukça farklı sonuçlara götürebilecek bir içeriğe sahiptir.
Bu yumruk bir bireye değil, bireyin şahsında bir halkın suratına atılmıştır. 90’lı yıllarda savaşın en amansız döneminde dahi bu tür olaylar yaşanmazken, AKP iktidarı döneminde yaşamın her alanında neredeyse her gün Kürt halkına saldırılar gerçekleştirilmekte ve bunlar iktidar tarafından normalize edilmeye çalışılmaktadır. 2002 yılından bu yana başta çocukların öldürülmesi olmak üzere Kürt halkına tarihinde tanık olmadığı biçimde yönelimler gerçekleştirilmektedir.
Bütün bunların yanında Kürtler için savaş ve barış gerekçesi olan PKK lideri Abdullah Öcalan'a yönelik 2002'den beri AKP iktidarınca kabul edilemeyecek yönelimlerde bulunulmuş ve devamının da gelebileceğini Öcalan bizzat hatırlatmak gereğini duymaktadır. Öcalan, zehir verilmiş, saçları kazınmış, fiziki müdahaleye maruz kalmış ve en son kuyu benzeri bir yere konularak adeta saniye saniye öldürülmek istenmektedir.
Bütün bunlar AKP ve Erdoğan iktidarı sorumluluğunda gerçekleşen olaylar olarak karşımıza çıkmaktadır. Kimse bu yaşananları gerekçelendiremez ve Kürtlerin bunları kanıksamasını bekleyemez. Kürtler için sabrın sonuna gelindiği görülmelidir.
Eğer Kürtler sessiz ve vakur duruyorlarsa bu korkak ya da çaresiz olduklarından değildir. Kürtlerinde zamanı gelecektir ve bu zaman eli kulağındadır. Kürt halkı ve onun siyasi önderliği bu gidişatı sineye çekecek değildir. Halkın siyasal liderlerini hukukun ırzına geçerek siyaset dışına atan sistem bununla yetinmeyip bir de Kürtler için saygın bir yeri olan sayın Ahmet Türk'ü yumruklayarak adeta Kürt halkının yüzünün ortasına vurarak Kürtleri aşağılamak istemektedir.
Bu saldırı hepimize yapılmış bir saldırıdır, İmralı'da Öcalan uygulanan yok etme politikası yaşamamın her alanına taşırılarak Kürtlerin onuru ve iradesi ayaklar altına alınmak istenmektedir.
Kürt halkı bu yumruğun acısını sahiplerine fatura etmesini bilecek güce, iradeye, kararlılığa, cesarete ve kadrolara sahiptir.
ANF NEWS AGENCY
Kürt halkı için Ahmet Türk çoktan birey olmaktan çıkmış Kürtlerin yasal siyasal alanda en zirvedeki iradesi ve temsili anlamına gelmektedir. Böylesi ileri bir düzeyi temsil eden bir şahsiyetin canlı yayın tarzda darp edilip dövülmesi oldukça farklı sonuçlara götürebilecek bir içeriğe sahiptir.
Bu yumruk bir bireye değil, bireyin şahsında bir halkın suratına atılmıştır. 90’lı yıllarda savaşın en amansız döneminde dahi bu tür olaylar yaşanmazken, AKP iktidarı döneminde yaşamın her alanında neredeyse her gün Kürt halkına saldırılar gerçekleştirilmekte ve bunlar iktidar tarafından normalize edilmeye çalışılmaktadır. 2002 yılından bu yana başta çocukların öldürülmesi olmak üzere Kürt halkına tarihinde tanık olmadığı biçimde yönelimler gerçekleştirilmektedir.
Bütün bunların yanında Kürtler için savaş ve barış gerekçesi olan PKK lideri Abdullah Öcalan'a yönelik 2002'den beri AKP iktidarınca kabul edilemeyecek yönelimlerde bulunulmuş ve devamının da gelebileceğini Öcalan bizzat hatırlatmak gereğini duymaktadır. Öcalan, zehir verilmiş, saçları kazınmış, fiziki müdahaleye maruz kalmış ve en son kuyu benzeri bir yere konularak adeta saniye saniye öldürülmek istenmektedir.
Bütün bunlar AKP ve Erdoğan iktidarı sorumluluğunda gerçekleşen olaylar olarak karşımıza çıkmaktadır. Kimse bu yaşananları gerekçelendiremez ve Kürtlerin bunları kanıksamasını bekleyemez. Kürtler için sabrın sonuna gelindiği görülmelidir.
Eğer Kürtler sessiz ve vakur duruyorlarsa bu korkak ya da çaresiz olduklarından değildir. Kürtlerinde zamanı gelecektir ve bu zaman eli kulağındadır. Kürt halkı ve onun siyasi önderliği bu gidişatı sineye çekecek değildir. Halkın siyasal liderlerini hukukun ırzına geçerek siyaset dışına atan sistem bununla yetinmeyip bir de Kürtler için saygın bir yeri olan sayın Ahmet Türk'ü yumruklayarak adeta Kürt halkının yüzünün ortasına vurarak Kürtleri aşağılamak istemektedir.
Bu saldırı hepimize yapılmış bir saldırıdır, İmralı'da Öcalan uygulanan yok etme politikası yaşamamın her alanına taşırılarak Kürtlerin onuru ve iradesi ayaklar altına alınmak istenmektedir.
Kürt halkı bu yumruğun acısını sahiplerine fatura etmesini bilecek güce, iradeye, kararlılığa, cesarete ve kadrolara sahiptir.
ANF NEWS AGENCY
Moderatör tarafında düzenlendi: