Futbol endüstriyalizmin gözdelerinden.hırsızlık şike kaçakçılık .... her şey bu sporun içinde mevcut.tekellerin egemenliğinde bir kar elde etme sporu haline getirilmiş.Futbolün görünen yüzünden çok görünmeyen yüzüyle tekelistlere hizmet eden bir spor haline getirildi.bugün görünen yüzünden konuşalım.
Futbol takımları bütçelerine göre kadrolarındaki oyunculara göre yıllar içindeki başarılarına göre taraftarın durumuna göre ...büyük takım ve küçük takım olarak sınıflandırıyorlar.her takım belli bir yerelin topluluğun takımı olarak yükseliyor yıllar geçtikçe bazılaarı daha da genişliyor bazıları ise yerellinde kalıyor.Bizim ülkemizde de meşhur üç büyükler
bjk gs ve fb (bazıları yanına ts yide ekliyor ama bence gereksiz bir eklenti).bu takımlar bütçeleriyle kadrolarıyla tarihleriyle taraftarıyla büyük takımlar
.benim için ise tekel olma yolunda en büyük tekel alanları olarak görüyorum bu takımları.Futbolun endüstriyalleşmesi ile birlikte artık yerellerdeki takımlar yerellerde spor faaliyetlerini geliştirmek adına değil kar rant mekanları olarak gelişmeye başladılar.Öyle ki yerellerde başlayan bu takımlar o kadar büyüdüler ki ülke çapında kar merkezi haline geldiler.tabii ki de burada istanbul kentinde olmaları en büyük etken.bu merkeziyetçi tekel sistemi ülkede yerel sporu engelleyip zengin kent takımlarını öne çıkarıyorlar.
sömürge ülkeler açısından spor da bir o kadar zor bir durumda.kendi oyuncuları sömürülen asimilasyona uğrayan bu yerellerin takımları da genelde küçük klupler olarak liglerde yer alıyorlar.Ulus devlet merkeziyetçiliği bu takımları ezdikçe eziyor görünürde tutmuyor.Veya asimilasyona hizmet eden kulüpleri ede göklere çıkarıyor.Bazı ülkelerde spor kulupleri bu şekilde de kullanıldı.bugün amed kent takımı asimilasyona hizmet eden bir takım olarak var olsaydı daha üst noktalarda olması kaçınılmaz olurdu .Tekel alanları asimilasyonu kolayca gerçekleştirdiği yerelleri över onları beslerler.ama ne amed ne de diğer kentler bu şekilde olmadığı için takımları belli seviyelerde kaldı.
gelelim maça.ulus devletin merkezindeki takımlardan anlı şanlı galatasarayımız
ile asimilasyon çalışmalarının yoğun olduğu ulus devlet çıkmazındaki amed takımı amedspor.
bir de bu amedspor denen takım son zamanlarda köh çevrelerince desteklenen bir takım haline geldi.ulus devlet ile köh arasında bir çekişme havasıyla geçen bir maçtı.geçen maçta yenilen amedsporla dalga geçen gs li oyunculçar ne yapıyorlar çok merak ediyorum.kürdistan hayali olanın yeri kabristan olur diyen den mi başlasam yoksa formasını kürt diye rakip oyuncuya vermeyenden mi devam etsem.çok ta mühim değil.artık 2-0 yenilmiş bir ulus devlet takımı var karşımızda.bu sömürülen topraklardan gelen gençler zorluklara karşı ulus devletin anlı şanlı zengin takımını yenilgiye uğrattılar ve stadı her yer cizre sloganı ile inlettiler.bu bir halkın her anlamda direnişinin sembollerinden biridir.hem futbolun endüstriyalizmine karşı hem de ulus devlet zihniyetine karşı çifte bir darbedir.Benim şahsi görüşüm herkesin kendi yerelindeki takımları desteklemesidir ancak bu şekilde futbolu endüstriyalizmden çıkarıp toplumsal bir faaliyet alanı haline getirebiliriz.yerellerin alternatif ligler kurulabilir futbolcular takas yöntemi kullanılarak değiştirilebilir ... bir sürü model kullanılabilir önemli olan sporun tekrar topluma kazandırılmasıdır.toplum üzerinden kar elde etmek değildir.
Futbol takımları bütçelerine göre kadrolarındaki oyunculara göre yıllar içindeki başarılarına göre taraftarın durumuna göre ...büyük takım ve küçük takım olarak sınıflandırıyorlar.her takım belli bir yerelin topluluğun takımı olarak yükseliyor yıllar geçtikçe bazılaarı daha da genişliyor bazıları ise yerellinde kalıyor.Bizim ülkemizde de meşhur üç büyükler
sömürge ülkeler açısından spor da bir o kadar zor bir durumda.kendi oyuncuları sömürülen asimilasyona uğrayan bu yerellerin takımları da genelde küçük klupler olarak liglerde yer alıyorlar.Ulus devlet merkeziyetçiliği bu takımları ezdikçe eziyor görünürde tutmuyor.Veya asimilasyona hizmet eden kulüpleri ede göklere çıkarıyor.Bazı ülkelerde spor kulupleri bu şekilde de kullanıldı.bugün amed kent takımı asimilasyona hizmet eden bir takım olarak var olsaydı daha üst noktalarda olması kaçınılmaz olurdu .Tekel alanları asimilasyonu kolayca gerçekleştirdiği yerelleri över onları beslerler.ama ne amed ne de diğer kentler bu şekilde olmadığı için takımları belli seviyelerde kaldı.
gelelim maça.ulus devletin merkezindeki takımlardan anlı şanlı galatasarayımız
bir de bu amedspor denen takım son zamanlarda köh çevrelerince desteklenen bir takım haline geldi.ulus devlet ile köh arasında bir çekişme havasıyla geçen bir maçtı.geçen maçta yenilen amedsporla dalga geçen gs li oyunculçar ne yapıyorlar çok merak ediyorum.kürdistan hayali olanın yeri kabristan olur diyen den mi başlasam yoksa formasını kürt diye rakip oyuncuya vermeyenden mi devam etsem.çok ta mühim değil.artık 2-0 yenilmiş bir ulus devlet takımı var karşımızda.bu sömürülen topraklardan gelen gençler zorluklara karşı ulus devletin anlı şanlı zengin takımını yenilgiye uğrattılar ve stadı her yer cizre sloganı ile inlettiler.bu bir halkın her anlamda direnişinin sembollerinden biridir.hem futbolun endüstriyalizmine karşı hem de ulus devlet zihniyetine karşı çifte bir darbedir.Benim şahsi görüşüm herkesin kendi yerelindeki takımları desteklemesidir ancak bu şekilde futbolu endüstriyalizmden çıkarıp toplumsal bir faaliyet alanı haline getirebiliriz.yerellerin alternatif ligler kurulabilir futbolcular takas yöntemi kullanılarak değiştirilebilir ... bir sürü model kullanılabilir önemli olan sporun tekrar topluma kazandırılmasıdır.toplum üzerinden kar elde etmek değildir.