aptal çocuk

#1
fıkra, güldüğümüz bi takım anlatımlara deniyor. eskiden böyle değildi, kısa ve vurgulu kıssadan hisseye deniliyordu. aptal çocuğun hikayesi, eski anlamda bir fıkra. bu günki yaygın anlamında fıkra olmadığı için, bu başlık altında açmayı uygun gördüm.

10-12 yaşlarında bir çocuk, evinin önündeki arsada oynar ekseriyetle, okuldan artan vakitlerde. gözü ise az ötedeki berber dükkanındadır.

arada bir berberin kapısına gider ve içeriyi seyreder.

işte o günlerden biri :

- valla arkadaş, bu çocuk kadar aptalını görmedim der, elindeki makası şıkırdatırken, müşterisine.
- neden.
- bak gör abi. eve götürmek için meyve almış. bir eline bir muz alır, diğerine de üzüm salkımından kopardığı bir çirtim alır. çocuğu çağırır,
- hangi elimdekini istersin. çocuk, çirtime bakar, üzerinde 3-5 tane üzüm var. uzanır onu alır ve hemen uzaklaşır.
- ben demedim mi abi :)
haklıymışsın usta.

işte bi başka gün. berber kendi oğlunu cıncık oynarken ( misket, bilez, bilya, boncuk ) görmüş, elinden cıncıkları almıştır. müşterisine derker ki, acaba şu çocukdan daha aptal bi çocuk var mı.
- neden öyle diyorsun ki, neyi var şu çocuğun.
- bak gör abi. çekmeceyi açar ve ordaki 4 cıncığı alır.
- hangi elimdekini istiyorsun. çocuk bakar bi elinde 1 tane diğerinde 3. 1 taneyi alır ve uzaklaşır. muhabbet gene aynı.

yine birgün, yine aynı muhabbet, bir elinde 500 binlik, diğerinde 5 milyonluk ve çocuk 500 bini alır gider.

müşteri traştan sonra arsada aptal çocuğu görür. yaklaşır ve ona neden daha az olan parayı aldığını sorar.

- öyle zannediyorum ki, daha çok olanı aldığım gün, bu oyun biter.
 
#3
Bu kıssadan hisse senedi olarak, kapitalist akla övgü çıkıyor amaa?...
Sn hortis,

Düşüncelerinize bir noktaya kadar katılıyorum.Bende kapitalizmle bağdaştırdım ama sen önce davrandın:)

Fıkra bende kapitalizmin (sanayi dönemleri) ve sonrasını çağrıştırıyor.

İngiltere,Hindistanı sömürge haline getirdiğinde,ipek dokumacılarının baş parmaklarını kesip,dokuma işlerinde kendi ürünlerini ve kendi sermayelerini güçlendirmişlerdir.Bu durum fıkradaki çocuğun oyununa benziyor...

İngilterenin aksine,Amerika sömürgeleştirdiği yerlerde,yada hükmetiği yerlerde insanların elini değilde kafasını kesiyor.Bu da çocuğun en çok parayı alıp oyunu bitirmesi anlamına geliyor:)

ama en doğrusunu Borga yoldaş verecektir

saygı ve dostlukla
 
#4
örneğin kusursuzu olmaz derler, deniliyor diye, kusursuz örnekleme yapma arzu/isteği ortadan kalkmıyor ama, kim demişse, sağlam söylemiş lafı.

ben sizler kadar derine gitmedim. bize yansıtılan, yine bizim algılarımızdan bi daha süzülüyor. halbu ki, yansıtan da zaten süzmüştü. bu anlamıyla rafine bilgi sıkıntılı işler arasındadır.

buradan kolayca kıssadan hisse çıkarıp, aptal zannedilen her kes aptal değildir demek kolay iş. zaten hisse de odur. benim derdim ise biraz daha başka.

çocukla berber arasında zımni bir ilişki var. bence ne kadar uğraşırsak uğraşalım, bu ilişkinin başlangıcını normal yani o koşulların belirlediği kabul edilmiş ölçüler içinde tesbit edebilmemiz mümkün değildir. bunun tek koşulu, ordaki normal aklın çocuk yada berber yada ikisi birden ihlal edilmiş olmasıyla mümkündür.

kıssa bir yana, hisse için söyleyecek olursak, genel olarak insanlık özel olarak da mazlumlar, birbirine karışmış iki ayrı süreci birden yaşamaktadır. biri insanlık gidişatı diğeri anti-insan gidişat. buna haramilik süreci de diyebiliriz. haramilik sürecinin doğurduğu kendi öz malı olan ilişkiler, insanlık sürecinin doğal gidişatının gene doğal bir sonucu değildir. vardır, yaşıyoruz ama değildir. o tarz ilişkiler, berberle çocuk arasındaki ilişki gibi ilişkiler, insanın doğasında hadi başka türlü söyleyelim, fıtratında yoktur.

bunlar sonradan olan işlerdir. aslolanla çarpışmaksızın bir insan yada grup ve dahi toplulukda kendine yer edinemez.

mevcudun kendini pek de "doğal" olarak sunumunun içinde illaki insan yanımıza ters gelen, bir yerlerimizi acıtan bişeyler vardır.

güçlü ve donanımlı bir ideoloji yaratabilmek/oluşturabilmek için sağlam bir ayıklamaya ihtiyacımız vardır ve buradaki fıkrada olduğu gibi, bizi tebessüm ettirecek şeylerin bile altında bir dizi haramilik deformasyonu, arıza vardır. biz ordan aldıkça, çürürüz. onları attıkça da insanlaşırız. kanaatim budur.

dostlukla.
 
Üst