Devrimci Gençlik İnsiyatifleri

#1
İnisiyatifler tarafından yapılan açıklamada, tüm gençlere “Sokağa çıkalım ve devrimci eylemi örgütleyelim” çağrısında bulunuldu. Amaçlarını da duyuran İnisiyatifler, “İntikam ruhu ile büyük direneceğiz ve büyük kazanacağız” mesajını verdi.

Devrimci Gençlik İnisiyatifi ve Devrimci Genç Kadın İnisiyatifi, yazılı açıklama yaparak kuruluşunu ilan etti.

‘Düşman büyük yenilgi yaşayacak’

İnisiyatifler tarafından yapılan kapsamlı açıklama şöyle:

“Değerli halkımıza ve Kürdistan gençliğine

Mayıs, Şehitler Ayı ve özyönetim direnişine yeni bir devrimci hamleyle katılmamızı yükselttiğimiz bir aydır. Tarihe Mayıs Ayı, Kızıl Mayıs ve Şehitler Ayı olarak geçmiştir. Hareketimizin kurucu kadrolarından ve ilk şehitlerinden Haki Karer’in ve Dörtler’in; 68 gençlik hareketinin devrimci öncüleri Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan, Yusuf Aslan; devrimci önder İbrahim Kaypakkaya, yine Ş. Hozan Mizgîn, Ş. Mehmet Karasungur, İbrahim Bilgin, Halil Çavgun; İran’ da ağır işkencelerle şehit olan Şirin Elemhuli, Ferzad Kemanger, İhsan Fetahiyan ve diğer yoldaşlarımızın; 1979 1 Mayıs şehitleri, dünyada ve Kürdistan’da daha adını sayamadığımız birçok devrimcinin şehit düştüğü ve mücadele yolumuzu aydınlattıkları bir ay olmuştur, Mayıs ayı. Tüm devrim şehitlerini anıyor ve mücadelelerine bağlılık sözümüzü yineliyoruz. Devrim şehitlerimizin ve Önderliğimizin açtığı yolda yürüyüşümüzün zaferle sonuçlanması, kesinlikle devrimci gençliğin ve genç kadınların mücadeleye nasıl katıldıklarıyla bağlantılıdır. Bizler, öncülük ve kahramanlık ölçülerini yaşatan ve bize direnişi öğreten tüm şehit yoldaşlarımıza ve halkımıza söz veriyoruz; bu bahar ve yaz aylarında, Önderliğimiz, Halkımız ve Özgürlük Hareketimiz büyük zaferi, düşman ise büyük yenilgiyi yaşayacaktır.

Tarih boyunca Kürdistan ve Kürt halkı amansız saldırılarla karşı karşıya kalmıştır. Yine dünya ezilen halkları da aynı kaderi yaşamışlardır. Ancak özgür Kürt direnişçi çizgiyi geliştirerek bu gün faşist rejimleri büyük yenilgiyle karşı karşıya getirmiş halkları ise büyük zaferlerle buluşturacağı anı yakın kılmıştır. Türkiye ve Kürdistan’da özellikle yakın tarihte en büyük direnişlerin başlangıcı ve bir gençlik hareketi olan 68 kuşağı kapitalizme başkaldırmış ve direniş cephesi Kürdistan özgürlük mücadelesi öncülüğünde gelişerek bu gün devrim anını büyük bedeller vererek yakınlaştırmıştır. Gençliğin ve genç kadının çıkışı bu anı belirleyecektir.

Bugün Kürdistan’da özyönetim direnişlerini yaratan devrimciler tarihi direnişler gerçekleştirmektedirler. Yüz yıllardır kültürel ve fiziki soykırım planlarının durmaksızın Kürt halkı üzerinde uygulandığı ve günümüzde de AKP faşist çeteleri tarafından çökertme planı olarak halkımıza karşı adeta bir tank savaşı yürütülmektedir. 24 Temmuz hava saldırılarından sonra halkımız özyönetim iradesini ortaya koymuş ve saldırılara devrim hamlesiyle cevap vermiştir. Bu süreç içerisinde fedaileşen yurtsever çizgi ortaya çıkmıştır. Cizre’de Sur’da, Nusaybin’de, Şırnak’ta, Gever’de, Silopi’de direniş sürüyor. Ancak büyük katliamlar da gelişmiştir. Yüzlerce yurtsever halkımız, kadınlar, gençler, devrimciler dünyanın gözü önünde katledilmişlerdir. Direniş giderek harlanmıştır, Kürdistan kızıl olmuştur, direniş sınırları aşmış ve tüm ezilen halklara umut, gençliğe ilham vermiştir.

‘Devrimci hamle ve örgütlemeye ihtiyaç var’

İçerisinde olduğumuz sürecin direniş ve sömürü hakikati karşısında bu sürecin tanığı ve yaşayanı olan gençliğe görevler düşmektedir. Bu görevler devrim ve halkımıza öncülük etme görevleridir. 68 gençlik kuşağı statükoları yıktı yeni mücadele yolları açtı, sömürüye sessiz kalmadı, başkaldırdı. Şimdi sıra yaşayan gençlik kuşağındadır. Yeni bir yol açmanın motor gücü gençliktir, genç kadındır. Yeni bir gençlik hareketi olarak devrimci bir hamle ve örgütleme ihtiyacı vardır.

Kürdistan ve Türkiye devrimci, yurtsever gençliği her dönem kendisini kapitalist saldırılara karşı örgütlemiştir. Tam da şimdi devrimci döneme uygun bir örgütlenme ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Önderliğimizin büyük İmralı direnişi ve gideren derinleşen tecridi, yaşanan katliamlar, siyasi soykırım operasyonları gençliğin yeni sürece göre örgütlenmesini zorunlu kılmıştır. Kürdistan Özgürlük Hareketi ve özgür kadın hareketi bize her türlü saldırıya karşı öz savunmamızı geliştirmemizin yol ve yöntemini göstermiştir. Bu ihtiyacı gören ve devrimi gerçekleştirene kadar mücadele bayrağını daha yükseğe çıkartacak olan Devrimci Gençlik ve Devrimci Genç Kadın İnisiyatifleri olarak kendimizi örgütleme kararını almış bulunuyoruz.”

Amaçlar

Açıklamada, örgütün amaçlarına ilişkin ise şunlar belirtildi:

“Önderliğimizin üzerindeki tecridi, tutsaklığı kaldırmak ve özgürlüğünü sağlamak;

Halklarımız üzerindeki faşist saldırılara karşı örgütlenmek ve halkı örgütlemek;

Herkesin kendi diliyle ve kendi kültüründe yaşayabilmesi için mücadele etmek;

Özgür yaşam mücadelesi olan öz yönetim direnişlerine öncülük etmek;

Devrim mücadelesinde şehit düşen tüm devrimcilerin hayallerini gerçekleştirmek ve intikamlarını almak;

Taciz, tecavüz, uyuşturucu ve ajanlaştırmaya karşı örgütlenmek;

Örgütlenerek özyönetim direnişlerini yaymak ve ablukaları kırmak, saltanat sistemini yıkmak, sarayları ortadan kaldırmak;

Özgür Kürdistan mücadelesini büyütmek ve zafere öncülük etmek;

Faşist AKP çete hükümetinin yıkılması için seferber olmak;

Meydanlarımızda, sokaklarımızda, evlerimizde özgürce yaşamak;

Emek sömürüsüne karşı örgütlenmek;

Siyasi soykırım operasyonlarına karşı zindanların kapısını açacak direnişi örgütlemek;

Bu amaca kilitlenen her devrimci hedefi noktasında nettir. Halkımıza en ufak bir saldırıyı kendimize yapılmış sayıyor ve bunun için her türlü öz savunmamızı alacağımızı duyuruyoruz. Bizler silahlı bir örgüt değiliz, ancak doğada var olan her şey bizim için bir öz savunma aracıdır. Düşmanın tüm kurumları, işbirlikçiler, hainler ve halkımıza zarar veren herkes ve kurum hedefimizdir. Meşruluk halkımızın karşı karşıya kaldıkları an gerçekleşecektir. Her türlü saldırı karşısında örgütlenmek, öz savunma halinde olmak meşrudur. Halkımız ve Önderliğimiz şu anda zaten büyük saldırılarla karşı karşıyadır. Bizim kendimizi örgütlemenin en meşru ve tek nedeni budur.

T.C devletini, faşist AKP çetesini, işbirlikçilerini uyarıyoruz, gençlik korkulu rüyanız olacak! Bu mücadelede şehit düşen her bir arkadaşımızın intikamı kesin alınacak ve sizler dehşet içinde kalacaksınız, yok olmaktan kurtulamayacaksınız.”

Tüm gençlere çağrı

Açıklamanın devamında, tüm Kürdistan ve Türkiye gençliğine; genç kadınlara, işçi, işsiz ve yine üniversiteli gençlere şöyle seslenildi:

“Faşist AKP çetesine karşı örgütlenme ve zaferi yaratma zamanıdır. Buna öncülük edecek tek güç Kürdistan ve Türkiye gençliği, genç kadınlarıdır. Bize onursuzluğu, baş eğmeyi, itaati, duyarsızlığı, vicdansızlığı, sessizliği, korkuyu dayatan faşizme, AKP çetesine karşı en onurlu duruşla cevap vermenin şimdi tam zamanıdır ve bunu yapacak olan gençliğin, genç kadınların ta kendisidir. Onurlarıyla yaşayan insanlar için unutmak ihanettir. Unutmadık ve unutmayacağız, demek için şimdi sokağa çıkalım ve devrimci eylemi örgütleyelim.

Genç kadınlara sesleniyoruz!

Yaşama sevinci, enerjisi, hayalleri adeta ipotek altına alınmış genç kadınlar olarak kendimize soralım neden bu kadar özel bir sömürü kıskacı içindeyiz. Çünkü genç kadın toplumun en yaratıcı kesimidir. Enerjisi ve yaratıcılığı bastırılarak hiç bir söz söylemeyecek hale getirilmiştir. Bir kesim olarak dahi tanımlanmamaktadır. Özgünlükleri hiç sayılmaktadır. Tecavüz ve tacizlerle korku ve güvensizlik çemberine hapsetmiştir. Erkek egemen sistemin tüm saldırılarını boşa çıkartalım. Binlerce yıllık kadın sömürüsünün intikamını almak için örgütlenelim, özyönetim direnişine öncülük edelim.

İşçi gençliğe sesleniyoruz!

Sömürünün çarklarını döndüren bir dişli olma, sömürülen emeğine sahip çık ve tüm yaratıcılığın, canlılığın ile halkın direnişine katıl ve bu direnişi örgütle!

Üniversite gençliğine sesleniyoruz!

Adeta ekonomik bir sektöre, yarış pistlerine dönüşmüş akademik ve bilimsel eğitimle hiç bir alakası olmaya sömürü sisteminin zincirlerini kır. Faşist eğitim sisteminden kop ve 68 öğrenci gençliği gibi halkın için, halkından öğren onun için yaşa ve direnişe katıl!

İşsiz gençliğe sesleniyoruz!

Devletin, patronların kapılarında iş arama, onların sana verecekleri her işin sadece emeğini sömürmek içindir. Halkımızın öz yönetim direnişi için çalış, kendi kendini yöneteceği sistemin bir emekçisi ol, isyan et ve direnişe katıl!

Gençlik örgütlenirse herkes örgütlenir, gençlik eylem yaparsa herkes eylem yapar. Bizler her sistem için vazgeçilmez bir gücüz. Şimdi halkların devrimi için karar verme zamanıdır, katliamların intikamını alma zamanıdır. İlham aldığımız 68 kuşağı ve RÊBER APO’nun mücadelesidir, yansımamız kesinlikle Gezi direnişi ve büyük 6-7-8 Ekim serhildanları ve onu da aşan boyutta olacaktır. Son olarak tüm Kürdistan ve Türkiye gençliğini Devrimci Gençlik İnisiyatifi ve Devrimci Genç Kadın İnisiyatifi’ne katılmaya ve sömürüye karşı özyönetim direnişini büyütmeye, yaşadığı her yeri sokağını, mahallesini özgürleştirmeye çağırıyoruz. Özyönetim şehitlerimiz bize bunu emrediyor. İçerisine girdiğimiz şehitler ayı olan Mayıs ayı şehitleri bize bunu emrediyor. Önderliğimiz bize bunu emrediyor.

Bu temelde; 2 Mayıs Mehmet Karasungur, 6 Mayıs Deniz Gezmiş, 18 Mayıs Haki Karer ve Dörtler şahsında tüm Mayıs ayı şehitlerimizi anıyoruz. Yine gençliğin yıldızlaşan öncü militanları olan Ş. Mawa, Ş. Felat, Ş. Harun, Ş. Fidan, Ş. Newal, Ş. Nuda, Ş. Fırat, Ş. Çiya, Ş. Rojvan, Ş. Şerker, Ş. Botan ve Ş. Alişer şahsında tüm Özyönetim şehitlerini saygı, minnet, bağlılık ve intikam yemini ile anıyoruz. Tüm alanlarda intikam ruhu ile büyük direneceğiz ve büyük kazanacağız!”
 
Üst