Son haftalarda Alevi Haber sitesi ile 'yazarım' diye ortalıkta dolaşan, 'histriyonik kişilik bozukluk' rahatsızlığını 'bipolar hastasıyım' diye sunarak kendisine sermaye ve kalkan eden Rabia Mine arasındaki polemiği dikkatle izlemekteyim. Alevi Haber sitesi yönetici ve yazarları insanların aklıyla dans edebileceğini sanan Rabia Mine ile adeta tek kale maç yapıyorlar.
İlgili arkadaşlar Rabia Mine'nin 'dokunulmazlık zırhını' parçalayıp onun tüm polemik ve oyunlarını meydana serdiler.
Rabia Mine'nin düşündüğünü değil düşüneceğini, yaptığını değil yapacağını önceden tesbit ve teşhir ettiler.
Kişilik ve ruh halini çözümlediler.
Rabia Mine ekran resmi kaynak: Alevi Haber
Rabia Mine'nin farklı uyduruk hesaplar açarak Alevileri rencide edici, kriminalize edici ve itibarsızlıştırıcı mesajlar yazan Eylül Bahar isimli profilin sahibi olduğu ifşa edildi. Eylül Bahar adlı profili ve yazdığı yorumlarını detaylıca inceledim ve Eylül Bahar profilinin Alevi bir kadın birey profiline bürünmüş sahte bir Rabia Mine profili olduğunu ve kurduğu cümlelerin özellike Alevi düşmanlığını besler nitelikte olduğunu tesbit ettim.
Bu kadar düşkünlük, çirkinlik ve çirkeflik ancak Rabia Mine imzasını taşıyabilirdi. (yazılan yorum görselde mevcuttur.)
Evet, dublörcü Rabia Mine alçaklığın kitabını cilt cilt yazabilecek kadar pişmiştir, pişkindir.
Rabia Mine'nin sahte hesaplar açıp, bu hesaplar üzeri yaptığı yorumlarla kendi kendisine övgüler düzmesi, hatta sevgisini ilan etmesi karşımızdaki enkazın resmidir diyorum.
Evet kendisini çok akıllı sanan Rabia Mine sana sesleniyorum: ihtiyaç duydugun ve olmadığını bildiğin profillerden kendine 'sevgi yağdıran ruh halin' senin yukarıda yazdığım hastalığının en belirgin özelliklerinden bir tanesidir.
Bu ruh hali uzmanlarca şöyle tarif edilir: ''Bu kişiler renkli, dramatik, abartılı davranan, duygusal kişilerdir. toplumda % 2,3 oranında görülür, kadınlarda daha sıktır.
Ayrıntılı öykü verirler, dramatik jestleri vardır.
Konuşmalarında renkli kelimeler kullanırlar.
Affektif oynaklık yaygındır.
Aşırı duygusal, iyileşme arayışı gösteren kişilerdir.
Dikkat çekme davranışı belirgindir.
Duygu ve düşüncelerini abartan, ilgi çekmek için ağlama nöbetleri gösteren kişiledir.
Ayartıcı davranışlar sıktır.
Cinsel fantaziler yaygındır ancak psikoseksüel fonksiyonları bozuk olabilir (kadınlarda anorgazmi, erkeklerde empotans gibi).
İlişkileri yüzeyseldir.
Stres altında gerçeği değerlendirmeleri kolay bozulur.
Regresyon ve dissosiyasyonu savunma mekanizması olarak kullanırlar.
Tanı ölçütleri: ilgi odağı olmadığında rahatsız olurlar, başkaları ile olan etkileşimi cinsel yönden ayartıcı, baştan çıkartıcı davranışlarla belirlidir; hızlı değişen, yüksek duygular sergilerler; fiziksel görünümlerini kullanarak(yazılarına eklediğin resimlerin varya hani ) ilgiyi üzerine çekerler; başkalarını etkilemeye yönelik, ayrıntıdan yoksun konuşurlar; gösteriş yaparlar, yapmacık davranırlar ve duygularını abartırlar; telkine yatkındırlar, kolay etkilenirler; ilişkilerin olduğundan yakın olması gerektiğini düşünürler.''
Haftalardır süren bu polemiği ilgiyle izliyordum.
Bu polemiğin neden ilgimi çektiğinide belirteyim.
Rabia Mine ismi Enternasyonal Forum sayfalarında birkaç kez işlenmişti.
İlk olarak 'Kürdistan asalağı Rabia Mine' olarak, diğerinde Selahattin Demirtaş'ı itibarsızlaştırıcı bir yazısında bilinçaltını farkında olmadan meydana serdiği farklı bir yazısından dolayı tanıyordum.
Ve nihayetinde 'bizim cenahtan' Celal Turna isimli TKP döküntüsünün Rabia Mine sayfasında yaptığı yorum bana bu yazıyı yazdırttı.
'Bizim' Celal Turna Rabia Mine'ye hakkında yapılan haberlerden dolayı TCK'nın 125 maddesini göstererek şikayette bulunmasını öneriyordu ve şöyle diyordu.
Bence Türk Ceza Kanunu'nun 125. Maddesine göre bir "DAVA" açılsın. Hak edenler cezalarını bulsun. Yeterince SUÇ işlenmiştir.
İddia sahipleri iddialarını İSPATLAMAKLA YÜKÜMLÜDÜR.
Yazılanların, ahlaki ve toplumsal değerlere bir katkısı olmadığı gibi, aksine zarar vermeye başlamıştır.
Celal Turna bu yolları çok iyi bilenlerdendir!!!
Arkadaş kendisi sözde 'komünist' ya dili 'dava aç' demeye varmıyor, 'açılsın' diyor. İspiyoncuğun kitabı yazılırsa kitabın önsözünü Celal Turna yazmalıdır.
Kendisi yeterince suçun işlendiğini, yazılanların ahlaki ve toplumsal değerlere zarar vermeye başladığınıda tesbit ediyor!
Kim tutar sen Celal Turna, yürü.
Yazdığı yazılarda etmedik küfürler bırakmayan Rabia Mine'ye pişkin pişkin 'git şikayetçi ol' demek nasıl bir ahlak anlayışıdır, nasıl bir ruh halidir?
Bu ruh halinin adınıda Alevi Haberdeki arkadaşlar bir haberde çözümlemiş ve teşhisini koymuşlardı.
Evet Celal Turna o haberde yazıldığı gibi bir sol döküntüsüdür, enteldir, siyasi abidir, kart'tır.
Rabia Mine kadın olmasaydı Celal Turna bu konuya asla ilişmezdi.
Bu kadarı yeterli sanırsam.
Ha unutmadan...
Celal Turna iyi ki ağzından 'savcılık' yerine 'özel servislere bilgi ver' demeyi kaçırmadı.
Rıza Yörükoğlu
İlgili arkadaşlar Rabia Mine'nin 'dokunulmazlık zırhını' parçalayıp onun tüm polemik ve oyunlarını meydana serdiler.
Rabia Mine'nin düşündüğünü değil düşüneceğini, yaptığını değil yapacağını önceden tesbit ve teşhir ettiler.
Kişilik ve ruh halini çözümlediler.
Rabia Mine ekran resmi kaynak: Alevi Haber
Rabia Mine'nin farklı uyduruk hesaplar açarak Alevileri rencide edici, kriminalize edici ve itibarsızlıştırıcı mesajlar yazan Eylül Bahar isimli profilin sahibi olduğu ifşa edildi. Eylül Bahar adlı profili ve yazdığı yorumlarını detaylıca inceledim ve Eylül Bahar profilinin Alevi bir kadın birey profiline bürünmüş sahte bir Rabia Mine profili olduğunu ve kurduğu cümlelerin özellike Alevi düşmanlığını besler nitelikte olduğunu tesbit ettim.
Bu kadar düşkünlük, çirkinlik ve çirkeflik ancak Rabia Mine imzasını taşıyabilirdi. (yazılan yorum görselde mevcuttur.)
Evet, dublörcü Rabia Mine alçaklığın kitabını cilt cilt yazabilecek kadar pişmiştir, pişkindir.
Rabia Mine'nin sahte hesaplar açıp, bu hesaplar üzeri yaptığı yorumlarla kendi kendisine övgüler düzmesi, hatta sevgisini ilan etmesi karşımızdaki enkazın resmidir diyorum.
Evet kendisini çok akıllı sanan Rabia Mine sana sesleniyorum: ihtiyaç duydugun ve olmadığını bildiğin profillerden kendine 'sevgi yağdıran ruh halin' senin yukarıda yazdığım hastalığının en belirgin özelliklerinden bir tanesidir.
Bu ruh hali uzmanlarca şöyle tarif edilir: ''Bu kişiler renkli, dramatik, abartılı davranan, duygusal kişilerdir. toplumda % 2,3 oranında görülür, kadınlarda daha sıktır.
Ayrıntılı öykü verirler, dramatik jestleri vardır.
Konuşmalarında renkli kelimeler kullanırlar.
Affektif oynaklık yaygındır.
Aşırı duygusal, iyileşme arayışı gösteren kişilerdir.
Dikkat çekme davranışı belirgindir.
Duygu ve düşüncelerini abartan, ilgi çekmek için ağlama nöbetleri gösteren kişiledir.
Ayartıcı davranışlar sıktır.
Cinsel fantaziler yaygındır ancak psikoseksüel fonksiyonları bozuk olabilir (kadınlarda anorgazmi, erkeklerde empotans gibi).
İlişkileri yüzeyseldir.
Stres altında gerçeği değerlendirmeleri kolay bozulur.
Regresyon ve dissosiyasyonu savunma mekanizması olarak kullanırlar.
Tanı ölçütleri: ilgi odağı olmadığında rahatsız olurlar, başkaları ile olan etkileşimi cinsel yönden ayartıcı, baştan çıkartıcı davranışlarla belirlidir; hızlı değişen, yüksek duygular sergilerler; fiziksel görünümlerini kullanarak(yazılarına eklediğin resimlerin varya hani ) ilgiyi üzerine çekerler; başkalarını etkilemeye yönelik, ayrıntıdan yoksun konuşurlar; gösteriş yaparlar, yapmacık davranırlar ve duygularını abartırlar; telkine yatkındırlar, kolay etkilenirler; ilişkilerin olduğundan yakın olması gerektiğini düşünürler.''
Haftalardır süren bu polemiği ilgiyle izliyordum.
Bu polemiğin neden ilgimi çektiğinide belirteyim.
Rabia Mine ismi Enternasyonal Forum sayfalarında birkaç kez işlenmişti.
İlk olarak 'Kürdistan asalağı Rabia Mine' olarak, diğerinde Selahattin Demirtaş'ı itibarsızlaştırıcı bir yazısında bilinçaltını farkında olmadan meydana serdiği farklı bir yazısından dolayı tanıyordum.
Ve nihayetinde 'bizim cenahtan' Celal Turna isimli TKP döküntüsünün Rabia Mine sayfasında yaptığı yorum bana bu yazıyı yazdırttı.
'Bizim' Celal Turna Rabia Mine'ye hakkında yapılan haberlerden dolayı TCK'nın 125 maddesini göstererek şikayette bulunmasını öneriyordu ve şöyle diyordu.
Bence Türk Ceza Kanunu'nun 125. Maddesine göre bir "DAVA" açılsın. Hak edenler cezalarını bulsun. Yeterince SUÇ işlenmiştir.
İddia sahipleri iddialarını İSPATLAMAKLA YÜKÜMLÜDÜR.
Yazılanların, ahlaki ve toplumsal değerlere bir katkısı olmadığı gibi, aksine zarar vermeye başlamıştır.
Celal Turna bu yolları çok iyi bilenlerdendir!!!
Arkadaş kendisi sözde 'komünist' ya dili 'dava aç' demeye varmıyor, 'açılsın' diyor. İspiyoncuğun kitabı yazılırsa kitabın önsözünü Celal Turna yazmalıdır.
Kendisi yeterince suçun işlendiğini, yazılanların ahlaki ve toplumsal değerlere zarar vermeye başladığınıda tesbit ediyor!
Kim tutar sen Celal Turna, yürü.
Yazdığı yazılarda etmedik küfürler bırakmayan Rabia Mine'ye pişkin pişkin 'git şikayetçi ol' demek nasıl bir ahlak anlayışıdır, nasıl bir ruh halidir?
Bu ruh halinin adınıda Alevi Haberdeki arkadaşlar bir haberde çözümlemiş ve teşhisini koymuşlardı.
Evet Celal Turna o haberde yazıldığı gibi bir sol döküntüsüdür, enteldir, siyasi abidir, kart'tır.
Rabia Mine kadın olmasaydı Celal Turna bu konuya asla ilişmezdi.
Bu kadarı yeterli sanırsam.
Ha unutmadan...
Celal Turna iyi ki ağzından 'savcılık' yerine 'özel servislere bilgi ver' demeyi kaçırmadı.
Rıza Yörükoğlu
Son düzenleme: