bu işlere alıştım.. yani yaşım nedeniyle yaşayıp gördüm.. 68 kuşağından thkp doğdu.. bir çizgisi ve mücadele anlayışı vardı.. darbe ile fiziki tasfiye yaşadı ama çizgisel olarak kaldı.. 78 kuşağı dediğimiz süreçiçinde oldukça etkilibirçizgi olarak devam etti!! mi?..
* "kızıldere son değil savaş sürüyor" diyenler oldu.. yani.: thkp kızıldere ile son bulmadı aynen devam ediyoruz demiş oldular.. aynen deseler de parti olarak devam ettirmediler.. pratik olarak thkp yi aştılar ama çizgi olarak farklılardı.. thkp önce parti oldu sonra çizgiyi pratiğe uyguladı.. tamam burada bir eksiklik vardır ve sen önce bir partileşme süreci ya da toparlanma süreci ara aşaması dersin anlarım ama denmemişti.. çünkü ortada parti yoktu.. bunlara otonomcular dediler.. diyenler ne yaptı..
* "kızıldere son değil savaş sürecek" bu kesim aslında açık ifade etmese de kendi zeminlerinde doğruyu söylüyordu.. kızıldere ile thkp bitti şimdi "yeni" bir süreç başlıyor ama yeni bir "devrimci yol" ile..
"sürüyor" ile "sürecek" arasındaki ciddi fark budur.. birincisi.; sürecin(parti/mücadele) devam ettiğini söylerken., ikincisi.; öncesi süreç bitti yeni bir süreç devam edecek ama eskisinin devamı olacak..
işte zırt diyen yer burada.. hadi diğeri sürüyor dedi ama eski ile bağı ve işleyiş tam denk düşmüyor.. buna eksiklik diyelim.. ya bunlar.; "sürecek" derken demagoj yaptılar.. hem aynen devam edecek ama önce eksik yanlarını düzeltelim anlamına geliyor.. hem de artık eskisi gibi bi çizgi/mücadele olmayacak anlamına da gelir.. bu belirsizlik ile "devrimci yol"a çıktılar..
"devrimci yol" bildirgesi aslında bir manifesto idi..
hem geçmişe karşı hem de ileriye karşı.. geçmişin eksik-hatalarına karşı geleceğin sürecine karşı diyeyim.. burada sıkıntı.: açık olmamaları idi.. 1- thkp partileşmede yanlış idi.. hazırlık süreci gerekli idi.. önce tabanda örgütlenme sonra partileşme ve sonrasında gerilla savaşı.. 2- çizgisel olarak da bir öz eleştiri-eleştiri yapılmamışken devrimci yol çizgisinde thkp den farklı çizginin ortaya çıkması..
bunları uzunca anlattım.. elbette bunlar olmaz değil.. ama böyle olmaz.. geçmişi ele alır.. eksik-hatalarını belirtir ve düzelterek., doğruları ortaya koyarak devam edersin.. bu geçmişi red anlamına gelmez.. böyle yapmıyorsan.; ortada bir oportünizm bir numara var demektir.. işte söylemek istediğim de tam budur.. sürekli "yeni dönem"., "yeni tarihsel süreç" ve "yeni yol" adı altında çizgi ve tabanı bir yerlere çekiliyor ve geldikleri son yer belli.. devletin sol partisi..
ne diyorlar kendilerinden dinleyelim...
Gerekçesi çok açıktı: “Siyasal İslamcılığın ve ona eşlik eden neoliberal kapitalizmin yarattığı tahribatı gidermek ve emekçi halk sınıflarının yararına bir düzen kurmak ancak ve ancak sol bir politikayla mümkündür.” (melih pekdemir)
tahribat yaratana bakın.. siyasal islam ve neo kapitalizm.. lberal burjuvazi ya da burjuvazi ve kapitalizm tahribat yaratmıyor.. bu "sol"cuların işi de bu tahribatı düzeltmek oluyor.. sorsan sistemi değiştireceğiz diyorlar-mış.. tahribat dedikleri tarihsel.. onların tanımı ile komünal yaşamın yıkılıp., köleci toplum ile başlıyor ve feoadal toplum ve aydınlanmacı-devrimci burjuva becerisi kapitalizm ile devam ediyor.. ama bunlara göre tahribat şimdi başlamış.. siyasal islam ve işi olan neo kapitalizm!! başına bakarsak., yeni kapitalizm.. eskisi tahribatçı değil., yada "ilerlemeci" olduğu için iyi.. elbette.. bu söylemleri.: klasik 1800 lerin marks söylemi değil.. feodalizmin karanlığını yıkan ilerici burjuva süreci.. diğer söylem ile üretici güçler sürecinin "kaçınılmaz" işleri.. bu i.t. ler başka bir şey söylüyor.. sanki bu "ilerleme"(kemalist-kapitalist cumhuriyet) devam ediyor idi ama siyasal islam geldi kaka kapitalizm işletiliyor ve haliyle tahribat oluyor.. aleni geçmişe sahip çıkanlar gibi..
i.t. tasfiyecilerinin işi bu.. türkiye devrimci sürecini sürekli devletin denetiminde tutmak.. 68 sürecinde çizgiden çıkmaya başladılar 78 sürecinde oyaladılar., dönüştürdüler ve tasfiyeleiri tamamladılar., sistem darbe ile son rötuşları yaptı.. 80 ve sonrasında sürekli rötüş ve tasfiye işletildi ama olmadı.. yani tam olmadı.. hadi bakalım "yeniden" yeni "yol"..
"geleceği birlikte kuralım parti girişimi-gbkpg" tartışma süreci sonrası.; "yeni bir tarihsel süreç" ve bu anlamda "yeniden yeni yol" olarak başladılar.. olmadı.. bsp ile birleştiler.. sağ olsunlar!!! eski kurtuluşcuların da katkısı ile bsp süreci tasfiye edildi ödp süreci başladı..
bsp süreci ne? idi., Solun bir birlik partisi olarak bir dönemin itiyacına yanıt verdi. hadi ya.. diğerlerini tasfiye edip., dy nin yeni süreç partisi oldular.. hani 77 de başlayan ve bir türlü tamamlanmayan "partileşme süreci" var ya onun tamamlanmış hali oldular.. thkp yi yeniden kurma olarak başlayan "bitmeyen serüven"* gerçekten bitmedi..
gbkpg yani yeni bir partileşme süreci olarak başladı ödp ile son buldu dedik ama olmamış ki şimdi sol parti olarak "yol"a çıktılar.. bakalım daha neler olacak..
yahu.. bunları anlıyorum.. bu kurmaylar kılavuz karga.. işleri bu da ya inanmış devrimciler., geçmişin bedellerini ödeyenler salak mı? sorgulamıyor mu?.. halk arasında bir deyim vardır.. hoş öyle başlamış..
İğneyi başkasına çuvaldızı kendimize batıralım; evet bu ülkenin aydınları, emekçileri, kadınları, solcuları, sosyalistleri bu rejim karşısında boyun eğmediler. Ancak böyle bir rejimin kurulmasını da yaygınlaşmasını da engelleyemediler. aynen öyle.. çuvaldızı geçtim iğneyi kendinize batırın razıyım da açıklamaya bak.. "engelleyemedik".. ne zaman engellediniz len.. yeni bir oyuna başlarken meşhur laftır.. medik-madık.. ama yapacak-edeceğiz.. desenize.. bir türlü beceremiyor., bok ediyoruz.. en iyisi becerenlere köstek olmayalım.. ya da şu kılavuz kargalardan kurtulalım da burnumuz boktan çıksın..
Alper Taş, bu akşam HaberTürk'te yayımlanan Kübra Par'ın sunduğu "Açık ve Net" programına konuk oldu. Kübra Par'ın "Özgürlük ve Demokrasi Partisi ismini neden değiştirdiniz?" sorusuna, "Konuşmaya başlarken Özgürlük ve Demokrasi Partisi dediniz. Demek ki 23 yıldır Özgürlük ve Dayanışma Partisi'nin açılımını benimsetememişiz. En basitinden net ve açık bir kimlik olması için SOL Parti" şeklinde yanıt verdi. derde bak.. parti adını benimsetememişler.. akp reisine laf ederler aynılar.. istanbula ihanet ettik ama en iyi istanbulu biz yarattık der gibi.. kabahat miki de yani partinin adnda imiş.. yoksaaa..
ee yani.. bu ne len diyenler çıkar diye..
"Elbette sadece tabela ile isim değişikliği ile ilgili bir şey değil. Biz isim değişikliği ile yeni bir döneme giriyoruz" diyen Taş, "Bu daha bir başlangıç. Mayıs haziran ayında program yenileyeceğiz, örgütsel yapılanmamızı, kültürümüzü, tarzımızı, anlayışımızı yenileyeceğiz. Düzeni ve bu rejimi değiştirmek için bu değişikliğe gireceğiz" dedi.
aslında mevzu başka., kökten değişeceğiz diyor.. ha şöyle harbi ol., pankerasımı ye.. kökten değişimi tamamlayacağız diyor.. da bu değişim ne?..
"Bu isim değişikliğine neden girdik? Bizi bu değişikliğe iten; 96 yılında kurduğumuz ÖDP'yi anlamlandıran bütün dünya ve Türkiye değişmesi. ÖDP artık eski dönemin bir savunma partisiydi. Solun bir birlik partisi olarak bir dönemin itiyacına yanıt verdi. Biz ÖDP'yi kurarken dünyada kapitalizmin mutlak egemenliği vardı. Burada sola ve sosyalizme dair değerler sorgulanıyor, tu kaka deniliyordu. O dönemin ürünü olarak ÖDP kendi yolunu çizmeye çalıştı. Ama 2019'da bu tamamen değişti. Artık sorgulanan kapitalizm. Kapitalizm insanlığa bir çare olamadı sola ve sosyalizme dair değerlerin arandığı bir dönemdeyiz. (alper taş) vay be.. şimdiye kadar kapitalizmin mutlak egemenliği varmış da.. şimdi sorgulanıyormuş da.. 21. yy gelinmiş artık kapitalizm sorgulanıyor-muş.. şakamısınız.. bu sorgulamayı akıllı telefonlarla sosyal medya!! üzerinden yapıyorlar zaar.. ne dağlarda ne fabrikalarda ne de sokaklarda kimseyi gördüğümüz yok.. olanlar ise ya etnik solcular!! ya da kuyrukçular!!..
sakarya akp vekili aklıma geldi.. bir şey olmadı ama mutlaka bir şey olmuştur demesi gibi..
buraya kadar yazdıklarımı şaka olarak okuyun.. ama trajik şaka.. geleyim hutbenin mevzusuna..
doğrudur.. gerek küresel olarak gerek ise yerel olarak ciddi değişimler süreci başladı hatta ilerledi.. küresel anlamdaki egemenlerin iç çatışmaları bir aşmaya geldi ve haliyle bu yerellere de yansıyor.. her şey yeniden düzenleniyor.. küresel güçler bu anlamda yeni sürece hazırlanıyor.. yerellerde kendilerine denk düşecek toplumsal yapılar., denetimli muhalefet., denetlenmeyecek ama belirli sınırlarda tutulabilecek muhalefet arayışı içinde.. yani.; hem kendi iç çatışmalarında taraftar yaratacaklar hem de ortak sistemlerinde düzeni bozmayacak bir süreç işletecekler.. işleri zor.. bu yüzden "sol"a gereksinimleri var.. komünistleri faşizm ile engelleyemezsin., ağaç içerden kurutulur.. içerde kurt gerekli..
eee.. bize iş çıktı diyen atlıyor.. yeniden., yeni yol., yeni baştan., vs. vs.. bu "arkadaşlar" da bu göreve soyunuyorlar ama önce görevi başarabileceklerini ispatlamaları gerekir.. aynı yemek/tabela ile olmadı yenisini sunalım işleri..
amaaa.. rakipler var.. yok öyle yağma.. siz 78 lerde radikal havalarda iken biz hem devletimizin yanında olduk.. hatta 60 larda ilk öyle(tip) başladık.. kadro harekatı atamızdır.. arada radikal olmak zorunda kaldık..çünkü taban öyle idi ama şimdi taban hazır.. ... diyenler var..
ilyas salman tkp ye katılmış... hani şu hem sosyalistim hemi de kemalist abi diyen şaklaban.. muadili yavuz bingöl dür.. hem solcu hem reisci..
demem o ki., tkp de atak yaptı.. uzun zamandır atakta da şimdi rakip karşısında atakta..
sahi tkp bu sol parti işine ne diyor..
Nihayetinde iki farklı parti TKP ve ÖDP. Programları farklı, siyaset tarzları, gelenekleri... Ufuk Uras Genel Başkan'ken de böyleydi, şimdi de. Fark nerede? ...
hem bu tespit ile ciddi bir eleştiri ve karşıtlık sunuyor..
hemde...
aynı alana oynamanın kaçınılmaz gerilimini yaşamayan partilerin yaşamsal önemi olan başlıklarda ortak doğrultu yakalamaları ve aralarındaki açıyı bu ortak doğrultunun çıkarları için bir avantaja dönüştürmeleri mümkündür. (kemal okuyan)
başarılar diliyor.. yani.. Ufuk Uras Genel Başkan'ken de böyleydi, şimdi de dediğini es geçip., bu çizgiye başarılar dilemiş oluyor..
Aydınlanma mücadelesinin, devrimci mücadelenin yolu birlikte hepinize/hepimize açık olsun…
Yol arkadaşlığı, yoldaşlık güzeldir. Ama asıl güzel olan devrimde ve sosyalizmde buluşmaktır.
chp sağa kay-mış!! ya.. bu i.t. solcuları chp den kalan "solu" tabana el atacaklar.. mevzu budur.. hem yaşamım boyunca bu sıkıntıyı hem gördüm., hem de yaşadım.. hala devam ediyor.. hem komünist hem de başka bir şey olunmaz.. olanlarla yürünmez demiyorum.. ama yürürken dikkat edeceksin.. en önemlisi bu garabet zihniyet ile mücadele edeceksin..
ne diyeyim.. gerçekten vatana-millete hayırlı olacağı kesin de toplumsal mücadeleye hayırlı olmayacağı da kesin..
alıntılar....
alper taş
https://www.birgun.net/haber/alper-tas-sol-parti-yi-anlatti-281419
melih pekdemir
https://www.birgun.net/haber/simdi-sol-zamani-281165
* bitmeyen serüven oğuzhan müftüoğlunun kitabının ismi.. sözde dy yi anlatıyor ama aslında emin oktay tarih yazılımı..
* "kızıldere son değil savaş sürüyor" diyenler oldu.. yani.: thkp kızıldere ile son bulmadı aynen devam ediyoruz demiş oldular.. aynen deseler de parti olarak devam ettirmediler.. pratik olarak thkp yi aştılar ama çizgi olarak farklılardı.. thkp önce parti oldu sonra çizgiyi pratiğe uyguladı.. tamam burada bir eksiklik vardır ve sen önce bir partileşme süreci ya da toparlanma süreci ara aşaması dersin anlarım ama denmemişti.. çünkü ortada parti yoktu.. bunlara otonomcular dediler.. diyenler ne yaptı..
* "kızıldere son değil savaş sürecek" bu kesim aslında açık ifade etmese de kendi zeminlerinde doğruyu söylüyordu.. kızıldere ile thkp bitti şimdi "yeni" bir süreç başlıyor ama yeni bir "devrimci yol" ile..
"sürüyor" ile "sürecek" arasındaki ciddi fark budur.. birincisi.; sürecin(parti/mücadele) devam ettiğini söylerken., ikincisi.; öncesi süreç bitti yeni bir süreç devam edecek ama eskisinin devamı olacak..
işte zırt diyen yer burada.. hadi diğeri sürüyor dedi ama eski ile bağı ve işleyiş tam denk düşmüyor.. buna eksiklik diyelim.. ya bunlar.; "sürecek" derken demagoj yaptılar.. hem aynen devam edecek ama önce eksik yanlarını düzeltelim anlamına geliyor.. hem de artık eskisi gibi bi çizgi/mücadele olmayacak anlamına da gelir.. bu belirsizlik ile "devrimci yol"a çıktılar..
"devrimci yol" bildirgesi aslında bir manifesto idi..
hem geçmişe karşı hem de ileriye karşı.. geçmişin eksik-hatalarına karşı geleceğin sürecine karşı diyeyim.. burada sıkıntı.: açık olmamaları idi.. 1- thkp partileşmede yanlış idi.. hazırlık süreci gerekli idi.. önce tabanda örgütlenme sonra partileşme ve sonrasında gerilla savaşı.. 2- çizgisel olarak da bir öz eleştiri-eleştiri yapılmamışken devrimci yol çizgisinde thkp den farklı çizginin ortaya çıkması..
bunları uzunca anlattım.. elbette bunlar olmaz değil.. ama böyle olmaz.. geçmişi ele alır.. eksik-hatalarını belirtir ve düzelterek., doğruları ortaya koyarak devam edersin.. bu geçmişi red anlamına gelmez.. böyle yapmıyorsan.; ortada bir oportünizm bir numara var demektir.. işte söylemek istediğim de tam budur.. sürekli "yeni dönem"., "yeni tarihsel süreç" ve "yeni yol" adı altında çizgi ve tabanı bir yerlere çekiliyor ve geldikleri son yer belli.. devletin sol partisi..
ne diyorlar kendilerinden dinleyelim...
Gerekçesi çok açıktı: “Siyasal İslamcılığın ve ona eşlik eden neoliberal kapitalizmin yarattığı tahribatı gidermek ve emekçi halk sınıflarının yararına bir düzen kurmak ancak ve ancak sol bir politikayla mümkündür.” (melih pekdemir)
tahribat yaratana bakın.. siyasal islam ve neo kapitalizm.. lberal burjuvazi ya da burjuvazi ve kapitalizm tahribat yaratmıyor.. bu "sol"cuların işi de bu tahribatı düzeltmek oluyor.. sorsan sistemi değiştireceğiz diyorlar-mış.. tahribat dedikleri tarihsel.. onların tanımı ile komünal yaşamın yıkılıp., köleci toplum ile başlıyor ve feoadal toplum ve aydınlanmacı-devrimci burjuva becerisi kapitalizm ile devam ediyor.. ama bunlara göre tahribat şimdi başlamış.. siyasal islam ve işi olan neo kapitalizm!! başına bakarsak., yeni kapitalizm.. eskisi tahribatçı değil., yada "ilerlemeci" olduğu için iyi.. elbette.. bu söylemleri.: klasik 1800 lerin marks söylemi değil.. feodalizmin karanlığını yıkan ilerici burjuva süreci.. diğer söylem ile üretici güçler sürecinin "kaçınılmaz" işleri.. bu i.t. ler başka bir şey söylüyor.. sanki bu "ilerleme"(kemalist-kapitalist cumhuriyet) devam ediyor idi ama siyasal islam geldi kaka kapitalizm işletiliyor ve haliyle tahribat oluyor.. aleni geçmişe sahip çıkanlar gibi..
i.t. tasfiyecilerinin işi bu.. türkiye devrimci sürecini sürekli devletin denetiminde tutmak.. 68 sürecinde çizgiden çıkmaya başladılar 78 sürecinde oyaladılar., dönüştürdüler ve tasfiyeleiri tamamladılar., sistem darbe ile son rötuşları yaptı.. 80 ve sonrasında sürekli rötüş ve tasfiye işletildi ama olmadı.. yani tam olmadı.. hadi bakalım "yeniden" yeni "yol"..
"geleceği birlikte kuralım parti girişimi-gbkpg" tartışma süreci sonrası.; "yeni bir tarihsel süreç" ve bu anlamda "yeniden yeni yol" olarak başladılar.. olmadı.. bsp ile birleştiler.. sağ olsunlar!!! eski kurtuluşcuların da katkısı ile bsp süreci tasfiye edildi ödp süreci başladı..
bsp süreci ne? idi., Solun bir birlik partisi olarak bir dönemin itiyacına yanıt verdi. hadi ya.. diğerlerini tasfiye edip., dy nin yeni süreç partisi oldular.. hani 77 de başlayan ve bir türlü tamamlanmayan "partileşme süreci" var ya onun tamamlanmış hali oldular.. thkp yi yeniden kurma olarak başlayan "bitmeyen serüven"* gerçekten bitmedi..
gbkpg yani yeni bir partileşme süreci olarak başladı ödp ile son buldu dedik ama olmamış ki şimdi sol parti olarak "yol"a çıktılar.. bakalım daha neler olacak..
yahu.. bunları anlıyorum.. bu kurmaylar kılavuz karga.. işleri bu da ya inanmış devrimciler., geçmişin bedellerini ödeyenler salak mı? sorgulamıyor mu?.. halk arasında bir deyim vardır.. hoş öyle başlamış..
İğneyi başkasına çuvaldızı kendimize batıralım; evet bu ülkenin aydınları, emekçileri, kadınları, solcuları, sosyalistleri bu rejim karşısında boyun eğmediler. Ancak böyle bir rejimin kurulmasını da yaygınlaşmasını da engelleyemediler. aynen öyle.. çuvaldızı geçtim iğneyi kendinize batırın razıyım da açıklamaya bak.. "engelleyemedik".. ne zaman engellediniz len.. yeni bir oyuna başlarken meşhur laftır.. medik-madık.. ama yapacak-edeceğiz.. desenize.. bir türlü beceremiyor., bok ediyoruz.. en iyisi becerenlere köstek olmayalım.. ya da şu kılavuz kargalardan kurtulalım da burnumuz boktan çıksın..
Alper Taş, bu akşam HaberTürk'te yayımlanan Kübra Par'ın sunduğu "Açık ve Net" programına konuk oldu. Kübra Par'ın "Özgürlük ve Demokrasi Partisi ismini neden değiştirdiniz?" sorusuna, "Konuşmaya başlarken Özgürlük ve Demokrasi Partisi dediniz. Demek ki 23 yıldır Özgürlük ve Dayanışma Partisi'nin açılımını benimsetememişiz. En basitinden net ve açık bir kimlik olması için SOL Parti" şeklinde yanıt verdi. derde bak.. parti adını benimsetememişler.. akp reisine laf ederler aynılar.. istanbula ihanet ettik ama en iyi istanbulu biz yarattık der gibi.. kabahat miki de yani partinin adnda imiş.. yoksaaa..
ee yani.. bu ne len diyenler çıkar diye..
"Elbette sadece tabela ile isim değişikliği ile ilgili bir şey değil. Biz isim değişikliği ile yeni bir döneme giriyoruz" diyen Taş, "Bu daha bir başlangıç. Mayıs haziran ayında program yenileyeceğiz, örgütsel yapılanmamızı, kültürümüzü, tarzımızı, anlayışımızı yenileyeceğiz. Düzeni ve bu rejimi değiştirmek için bu değişikliğe gireceğiz" dedi.
aslında mevzu başka., kökten değişeceğiz diyor.. ha şöyle harbi ol., pankerasımı ye.. kökten değişimi tamamlayacağız diyor.. da bu değişim ne?..
"Bu isim değişikliğine neden girdik? Bizi bu değişikliğe iten; 96 yılında kurduğumuz ÖDP'yi anlamlandıran bütün dünya ve Türkiye değişmesi. ÖDP artık eski dönemin bir savunma partisiydi. Solun bir birlik partisi olarak bir dönemin itiyacına yanıt verdi. Biz ÖDP'yi kurarken dünyada kapitalizmin mutlak egemenliği vardı. Burada sola ve sosyalizme dair değerler sorgulanıyor, tu kaka deniliyordu. O dönemin ürünü olarak ÖDP kendi yolunu çizmeye çalıştı. Ama 2019'da bu tamamen değişti. Artık sorgulanan kapitalizm. Kapitalizm insanlığa bir çare olamadı sola ve sosyalizme dair değerlerin arandığı bir dönemdeyiz. (alper taş) vay be.. şimdiye kadar kapitalizmin mutlak egemenliği varmış da.. şimdi sorgulanıyormuş da.. 21. yy gelinmiş artık kapitalizm sorgulanıyor-muş.. şakamısınız.. bu sorgulamayı akıllı telefonlarla sosyal medya!! üzerinden yapıyorlar zaar.. ne dağlarda ne fabrikalarda ne de sokaklarda kimseyi gördüğümüz yok.. olanlar ise ya etnik solcular!! ya da kuyrukçular!!..
sakarya akp vekili aklıma geldi.. bir şey olmadı ama mutlaka bir şey olmuştur demesi gibi..
buraya kadar yazdıklarımı şaka olarak okuyun.. ama trajik şaka.. geleyim hutbenin mevzusuna..
doğrudur.. gerek küresel olarak gerek ise yerel olarak ciddi değişimler süreci başladı hatta ilerledi.. küresel anlamdaki egemenlerin iç çatışmaları bir aşmaya geldi ve haliyle bu yerellere de yansıyor.. her şey yeniden düzenleniyor.. küresel güçler bu anlamda yeni sürece hazırlanıyor.. yerellerde kendilerine denk düşecek toplumsal yapılar., denetimli muhalefet., denetlenmeyecek ama belirli sınırlarda tutulabilecek muhalefet arayışı içinde.. yani.; hem kendi iç çatışmalarında taraftar yaratacaklar hem de ortak sistemlerinde düzeni bozmayacak bir süreç işletecekler.. işleri zor.. bu yüzden "sol"a gereksinimleri var.. komünistleri faşizm ile engelleyemezsin., ağaç içerden kurutulur.. içerde kurt gerekli..
eee.. bize iş çıktı diyen atlıyor.. yeniden., yeni yol., yeni baştan., vs. vs.. bu "arkadaşlar" da bu göreve soyunuyorlar ama önce görevi başarabileceklerini ispatlamaları gerekir.. aynı yemek/tabela ile olmadı yenisini sunalım işleri..
amaaa.. rakipler var.. yok öyle yağma.. siz 78 lerde radikal havalarda iken biz hem devletimizin yanında olduk.. hatta 60 larda ilk öyle(tip) başladık.. kadro harekatı atamızdır.. arada radikal olmak zorunda kaldık..çünkü taban öyle idi ama şimdi taban hazır.. ... diyenler var..
ilyas salman tkp ye katılmış... hani şu hem sosyalistim hemi de kemalist abi diyen şaklaban.. muadili yavuz bingöl dür.. hem solcu hem reisci..
demem o ki., tkp de atak yaptı.. uzun zamandır atakta da şimdi rakip karşısında atakta..
sahi tkp bu sol parti işine ne diyor..
Nihayetinde iki farklı parti TKP ve ÖDP. Programları farklı, siyaset tarzları, gelenekleri... Ufuk Uras Genel Başkan'ken de böyleydi, şimdi de. Fark nerede? ...
hem bu tespit ile ciddi bir eleştiri ve karşıtlık sunuyor..
hemde...
aynı alana oynamanın kaçınılmaz gerilimini yaşamayan partilerin yaşamsal önemi olan başlıklarda ortak doğrultu yakalamaları ve aralarındaki açıyı bu ortak doğrultunun çıkarları için bir avantaja dönüştürmeleri mümkündür. (kemal okuyan)
başarılar diliyor.. yani.. Ufuk Uras Genel Başkan'ken de böyleydi, şimdi de dediğini es geçip., bu çizgiye başarılar dilemiş oluyor..
Aydınlanma mücadelesinin, devrimci mücadelenin yolu birlikte hepinize/hepimize açık olsun…
Yol arkadaşlığı, yoldaşlık güzeldir. Ama asıl güzel olan devrimde ve sosyalizmde buluşmaktır.
chp sağa kay-mış!! ya.. bu i.t. solcuları chp den kalan "solu" tabana el atacaklar.. mevzu budur.. hem yaşamım boyunca bu sıkıntıyı hem gördüm., hem de yaşadım.. hala devam ediyor.. hem komünist hem de başka bir şey olunmaz.. olanlarla yürünmez demiyorum.. ama yürürken dikkat edeceksin.. en önemlisi bu garabet zihniyet ile mücadele edeceksin..
ne diyeyim.. gerçekten vatana-millete hayırlı olacağı kesin de toplumsal mücadeleye hayırlı olmayacağı da kesin..
alıntılar....
alper taş
https://www.birgun.net/haber/alper-tas-sol-parti-yi-anlatti-281419
melih pekdemir
https://www.birgun.net/haber/simdi-sol-zamani-281165
* bitmeyen serüven oğuzhan müftüoğlunun kitabının ismi.. sözde dy yi anlatıyor ama aslında emin oktay tarih yazılımı..